5 Haziran 2013 Çarşamba

Kadın karakterli erkekler: her şey ufak tefek sorunlarla başlıyor

Sentimental erkekler stres durumuna düştüklerinde genel bir kural olarak ağlıyorlar.
Genellikle dır dır etme, ağlama kavgacı kadınlara özgü olarak kabul edilse de, erkekler arasında da böyleleri oluyor. Genel kabul gören düşüncelere göre, çoğunlukla özel hayatını kuramayan kadınlar daha çok dır dır edip ve yerli yersiz tartışmalar çıkarıyorlar. Erkekler ise bu tarz davranışlar sergileyip ve bu tür hareket eden kadınları dinlemeyi sevmiyorlar. Psikologlara göre, onlar kendilerinin saldırgan olduklarını hiç itiraf etmek istemiyorlar.
Psikologlara göre, kadınlar erkeklere oranla daha fazla duygusal olduklarından dolayı kendi sinirlerine hakim olamayıp, asılsız yere kızıyor, uzun uzun konuşuyor ve kavga ediyorlar. Onlar bu davranışların ne kadar yıpratıcı olduğunu anlasalar bile, bu alışkanlıklarından vaz geçemiyorlar.
“Bu tür davranışlar, özellikle de yaşlandıkça daha çok kendini göstermeye başlar. Kadınlar sabah saatlerinden itibaren eşlerinin veya çocukların herhangi bir hareketleri hoşlarına gitmediği, aslında o kadar da önemli olmayan bir hareketine tepki verip konuşurlar, bu durum herkes için artık sıradan bir hal alır. Çoğu zaman çevredekiler kadının bu huyuna zaman geçtikçe alışır ve kadın tepki verip konuşurken onu dinlemiyorlar”. Bazen bu durum erkeklerde de kendini göstermektedir.
Genellikle bu çocuklukta vaktinin çoğunu kadınlarla sohbet ederek geçiren erkeklerde gözlenir. Çoğu zaman da kızı olmayan kadınlar erkek çocukları ile bazı konuları paylaşır, akrabaları hakkında dedi kodu yapıyor, ona ev işleri veriyor vb. Bunun da sonucunda oğlan çocuklarında da kadınların sohbetlerine, dedikodularına yönelik bir eğilim ortaya çıkar.
“Bazı erkekler eşleri ile sohbet sırasında kendini kaybediyor, nedense küstüyü için ağlamaya, şikayet etmeye başlar. Kadınlar kendilerinin bu hareketlerini görmezden geliyor da, erkeklerin böyle davranmaları onlara dayanılmaz geliyor. Erkek ise yatıştıktan sonra bu hareketinden dolayı pişman olsa da, sonraki kez bunun tekrarlanmayacağı konusunda herhang bir garanti veremiyor. Dolayısıyla da bu iç savaş var iken sonra kendisini hiç bir şey yaşanmamış gibi gösteriyor. Eğer erkeğin bu hareketine eşi susursa, o kendisinin haklı olduğunu zannediyor ve bir süreden sonra bu davranışını yeniden bir iki kez daha tekrarlıyor “.
Psikologlar dolayısıyla iç kavgalar sonrasında kişiye sakin tarzda onun doğru hareket etmediğinin izah edilmesini öneriyor. Eğer bu da işe yaramazsa ve erkeğin kendisini kaybetmesi, hislerine hakim olamayıp ağlaması, bağırması her tartışmalı durumda ortaya çıkıyorsa, onun nelerden hoşlanmadığını öğrenmek ve buna meydan vermemek gerekir.
Çoğu zaman erkek eşine karşı bu tür davranıyor. “Yöneticisinin, iş arkadaşlarının veya başka insanların önünde cesareti olmadığından, hem de utançtan bu tür eylemlere izin vermiyor. Kendi hislerini saklıyor. Bunun sonucu olarak da tüm negatif hisler ve enerji birikerek çıkış yolu arıyor. Dolayısıyla da o, her bir küçük, önemsiz şeyden dolayı eşi ile tartışmaya başlıyor. Kızdığında eşinin onu affedeceğini, müdürünün ise onu bu hareketine göre işten çıkaracağını, iş arkadaşlarının sırt çevireceklerini biliyor.”
Sentimental erkekler bu tür duruma düştüklerinde bir kural olarak en sonda ağlıyorlar. Böyle erkeklerde bazı durumlarda kadınlara özgü olan hareket tarzları de gözlenir. Fakat her ağlayan erkeğin zayıf ve kadın gibi olduğunu düşünmek çok yanlış olur. Eğer bu nadiren oluyorsa, erkeğin gerçekten de kötü duruma düştüğünü göstermektedir. Yok eğer sık ​​sık oluyorsa, buna aşırı duygusallık neden olabilir.
“Annesi tarafından kaprisleri çok çekilen oğlan çocuklarında da bu büyüdüğünde kendini gösterebilir. Bununla birlikte, erkeklerin kavgacılığına çocuklukta ebeveynlerinin uyuşmazlıklarının tanık olması da yol açıyor. Eğer o, babasından da bu tür davranışı görüyorsa, bu onun için sıradan bir durumdur”.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder